Tükendi
Gelince Haber Ver“Göğüs kafesinde büyük bir boşlukla yaşayan bir çocuğun hangi çocuk parkında kalbini unuttuğunu bilemezsiniz.”
Birbirine artık kördüğümle bağlı olan Sokak Nöbetçileri’ni ayırabilecek ve bu ailenin dağılmasına neden olabilecek güç, düşmanlarıdır; bir yandan geçmişin acılarıyla baş etmeye çalışırlarken bir yandan da düşmanlarını yenmek zorundadırlar.
Kırgınlıklar, mucizeler, iç içe geçmiş hayatlar, hataların doğurduğu yıkımlar, çocukluk izleri ve vazgeçişler… Sokak Nöbetçileri, bu savaşıntan yedisi beraber ya zaferle çıkacak ya da içlerinden biri kaybetse bile yok olacaklardır.
Gücünü Bartu’dan, sessizliğini Lâl’den, zekâsını Yankı’dan, dik duruşunu Koza’dan, ellerini Işık ve Mutlu’dan, kalbini ise Helin’den alan Sokak Nöbetçileri; yolun sonuna geldiklerinde bir kez daha o yedi kişilik masaya çocukluklarıyla oturabilecekler midir yoksa bambaşka hayatlara mı savrulacaklardır?
Bugün, yedi kişi son kez kozlarımızı paylaşmak için masaya oturmuştuk, sırlar ortaya dökülecekti ve son kez hesaplaşacaktık. Son kezdi çünkü bu sefer bir kişi masadan kalkarsa hepimiz farkındaydık, geri dönüşü olmazdı ve biz dağılırdık. Biliyordum, ne kadar aile olduğumuzu söylesek de onarılması zor kırık kalplerimiz vardı.
Ve yine biliyordum; bu kadar sırdan sonra o masadan yedi kişi beraber kalkmamız da mucizenin başka bir yüzüydü.
(Tanıtım Bülteninden)