Her ne kadar eğitim programları hala iradenin ne olduğunu bilmiyorsa da biz kendi kıymetimizin ancak irademizle ölçüleceğini his ve takdir ediyoruz. Başkalarının irademiz hakkındaki bütün şüpheleri bizi müthiş surette rencide etmez mi? Çalışma kuvvetimizi inkâr etmek bizi korkaklık ve zayıflıkla itham etmek değil midir? Bir işte gayret ve sebat etmek hususunda bizi kabiliyetsiz zannetmek, bizi düzelmesi mümkün olmayan basit bir adammışız gibi bir nazarla ele almak değil midir? Görülüyor ki herkes iradenin lüzum ve önemini takdir ediyor. Kitabımız kararsız ve ham arzulu bir gençte çalışmak arzusunun evvela kesin, şiddetli ve devamlı bir karar, daha sonra kuvvetli bir alışkanlık halinde takviyesi için uygulayacağı yolların incelemesinden ibarettir.